Palawan adası için 8 günlük bir program yapmıştım. 2 gün Puerto Princesa, 4 gün El nido ve tekrar Puerto Princesa’ya dönüp Balayong Festivaline katılmak ve Princesa sokaklarında biraz daha yürümek. Aslında kaldığım yerin bir transfer hizmeti varmış fakat elbetteki ücretli. Yani sizi gelip kaldığınız yerden alıyorlar ve cebinizden 10-15 TL gibi bir para çıkıyor. Aslında ülkem içinde bu para büyük olmasa bile uzun süreli yolculuklarda paranızı korumak çok önemli.
Evinizden çok uzak bir coğrafya’da aylarca ilerlemek istiyorsanız, paranızı korumayı ve yürümeyi göze almalısınız. Sokaklarda yürürken kendime yerel halk’tan bir kaç arkadaş edindim ve onlara El nido’ya nasıl gidebileceğimi sordum. Onların hangi yolları tercih ettiğini de böylece öğrenmiş oldum. Yolda ilerledikçe yolun daralacağından otobüslerin bu yolu daha uzun bir sürede aldığından ve bu nedenle kendilerinin van adı verdikleri bizdeki minibüsleri kullandıklarını öğrendim.
İlk işim otobüs terminalinin yerini öğrenmek oldu, hostel transfer işini hiç karıştırmadan doğrudan otobüs terminaline gidecektim. Bunun en kolay yolunun ana yola çıktıktan sonra bir tricycle ile oraya varmak olduğu düşüncesindeydik ama yüz hatlarımız oralarda çok dikkat çektiğinden 50 pesosluk ücreti 150 pesos olarak isteyen tricycle sürücüleri ile muhatap olmak istemedim. Multicab (Jeepney) tarzındaki araçlarda sabah saatlerinde çok kalabalık olduğu için yürümeye karar verdim.
Puerto Princesa San Jose bus terminal
Önümde 5 kilometrelik bir yol vardı ve bunu yürüme kararını aldıktan sonra sırtımda çantalarım ile yürüdüm. Çantalar olmadığı zaman bu yolculuk çok kolay oluyor ama sırtınızda bir çantanız varsa sıcak havada biraz zorlanıyorsunuz. Otobüs terminaline yaklaştığım anda sokağına henüz dönemeden bir çok kişi nereye gideceğimi sorup yoldan beni alıp götürmek istedi ama ben bu kadar yürüdükten sonra otobüsleri görmek isteyip 400 metre daha yürüdüm. Gördüğüm camlı, camsız otobüslerden sonra bir minibüs şoförü el nido’ya 15 dakika sonra hareket edeceklerini söyledi, fiyatı sorduğumda 450 pesos deyince minibüs’e atladım.
1000 pesos’luk bir banknot uzattığım şoför bana parayı bir türlü bozamadı ve hareket etmeden önce toplanan paralarla 550 pesomu geri ödedi. Yola çıkmadan benzin istasyonuna uğradık ve gördüğüm kadarıyla şoför 500 pesosluk bir yakıt aldı. Benzinlikte gördüğüm bir diğer ilginç durum ise rampa sistemi…
Puerto Princesa North Road, Shell
Bu durumu Türkiye’de çok görmesem de, Gürcistan’dan Türkiye’ye dönen araçlarda genelde uygulanıyor, aracın deposunu ağzına kadar doldurmak için yapılan bir işlem. Biz yakıtımızı alıp yola başladıktan 10 dakika sonra yollar tamamen değişti. Yollar daraldı, dik rampalar, virajlar gelmeye başladı. Gökçeada’ya giden arkadaşlar varsa aşağı yukarı yollar o şekildeydi.
Seyahat ettiğimiz yolcu minibüsü…
5 saat denilen yol 6 saat’te bitti ama bu yolculuktan çok keyif aldım. Muazzam manzaraları olan müthiş bir yoldu, Görebildiğim her yer yeşil ağaçlar ve tarlalar ile kaplıydı. Dikkatimi çeken ise geçtiğimiz köyler ne kadar küçük olursa olsun hemen hepsinin bir okulu vardı. Tarım arazilerinde ise tarım makinesi yerine sanırım hayvan gücü devam ediyor. Yine görebildiğim kadarıyla tarım arazilerinde elektrik yok ve evler genelde bamboo ağaçlarından yapılma.
Yolda minibüs camından çektiklerimden…
Yolculuk esnasında içinde gölü olan güzel bir restoranda mola verdik, bu şoförün yemek molasıydı. Yolcular için ise ihtiyaç molası. Ben restoranda tuvalet ararken, şoför dahil tüm yolcular yolun karşısında kendilerine bir ağaç buldu, Filipinler’de erkekler için adetten herhalde, genelde bir ağaç, direk, çalı falan bulunca tuvalet yerine oraları tercih ediyorlar… Tuvalet’in yeri ise restoran girişinde basit bir yerde ve herhangi bir ücret talep etmiyorlar.
Mola verdiğimiz, Elfredo’s Restaurant Palawan
Gidiş ve dönüşler’de eğer koltuk boşalırsa yoldan yolcu alma durumu var. Taytay isimli şehrin hemen yakınında Kanaway otobüs terminali diye bir yer var, buraya da mutlaka 10 dakika’da olsa uğrayıp yolcu alıyorlar.
Kanaway Transport Terminal at Philippines, Palawan, Taytay
El nido’da minibüslerin olduğu yere varınca kenarda bir sürü tricycle duruyordu sanırım aynı zamanda tricycle durağı gibi bir yer. Beni gitmek istediğim yere ısrarla götürmek istediler, haritalara baktığımda kalacağım yerin 1 kilometrelik yürüme mesafesinde olduğunu görünce, hepsine teşekkür edip yine yürüdüm ve 10 dakika sonra kalacağım yere çok basit bir şekilde ulaştım.
Otobüs terminalin’den El nido sahile yürürken…
Dönüşte’de otobüs terminalinin yerini öğrendiğim için yeniden çantalarımı sırtlanıp yürüyerek El nido otobüs terminaline gittim, gidişte 450 pesos olan fiyat dönüşte 500 pesos olarak talep edildi, sanırım bilet kestikleri için 50 pesosluk bir fark olabilir lakin dönüşteki minibüs şoförü herkesin gideceği yeri öğrendi ve herkesi gideceği yerlerin yakınlarına bıraktı, böylece dönüşte 5 kilometre yürümemiş oldum.
Yolda minibüs camından çektiklerimden…
Sevgili dostlar, ömrüm vefa ederse ne kadar uzakta olursa olsun Palawan adasına tekrar ayak basmak isterim. Bir gün tekrar ayak basacak olursam da yeniden bu tip bir araçta cam kenarında oturup 5 saat boyunca dışarıya bakmaktan keyif alırım. 5 Saat boyunca oranız, buranız ağrıyabilir ama bu eşsiz yolculuğu herkese tavsiye ederim. Bundan sonra El nido’dan bahsederek devam edeceğim. Tüm dostlara selamlar.
Göksel Baştürk | 2018